12 Kasım 2010 Cuma

kafam bozuk!

Bugün benim biraz kafam bozuk...

Tırnaklarımın kenarındaki etleri yedim, çirkin oldu... Bir galon su içmişim, niyeyse dilim damağım kupkuru, o değil asıl mesele, tuvalete gide gele seramikler eskidi, kafam bozuk. Efkarlı bir Zeki Müren şarkısı tutturasım var, sözleri ne yaptımsa aklıma gelmez, ah efkarım bile yarım, kafam çok bozuk... Bilgisayarın fanı ııııının ıııııının ııının yapıyor, şimdi farkettim, ürperdim ense kökümden, bak bak bak tüylerim diken diken, sanki oldum tavuk. Bu bir işaret desem, uzasam ofisten güzel olur... Onun yerine bu fon müziğinde c vitamini içiyorum, sağlık için, uzun yaşamayı hedefliyorum lakin, yine de kafam bozuk. Turuncu silindir kutusu, alüminyum sargıları var, senelerdir aynı bu vitamin kutuları çok sıkıcılar ve hala çoz diyorlar suyu görünce... "Çozmuş!" Sigaranın zararlarından yırtıcam güya bu "çoz" sesi ile. Aslında bırakırım ben istesem de efkar bi' bıraksın eteğimi hele. Kendime attığım yalanları dizsem, buradan Üsküdar'a tüp geçit olur, yahu biri de beni doğrucu çıkaraydı be! Hani hep doğru söylersin, sonra bi' kerecik yanılırsın, yapıştırırlar yalancı mührünü... Benimkilerden biri de doğru çıkaydı ya hasbel kader... Kendime attığım yalanı piyasaya atsam, neydi o çiroz dolandırıcının adı, hani meşhur, belki o bile kabasına vura vura topuklarını kaçardı benden... Ama yok ben hep kendimi kandırıcam, bir de kedimi, çünkü o küçük şeylere inanıyor, onun tanrısı da eminim küçük, hemen geri dönücem sanıyor dışarı çıktığımda, uyuyor kalkıyor, kapının önünde oturuyor, üzülüyor eminim, bekliyor nitekim. Kedim gibi hep bekleyenlere üzülüyorum. Bir de üzüldüğünü düşününce üzlüyorum annemin, sevgilimin, kedimin... Az önce küçük dedim de aklıma geldi, ben eskiden okula giderdim. Şimdi işe gidiyorum, kimse bana bir şey öğretmiyor, para veriyorlar sadece, halbuki ben bir sürü şeyi bilmiyorum. Çocuk olsam para yetmezdi biliyorum, her dediklerini yapsam da sürekli "peki ne zaman oyun oynicaz" derdim ve kafam bozulurdu kimse oynamayınca, kafam bozuk... Ben sevgilimden uzakta kalıcam, yakın zamanda, çok uzun zaman, sesini bile duyamayacağım istediğimde, kafam bozuk işte. Masamdaki karton takvimle kesişiyoruz ilk kıpırtıda davranıcaz silahlara; o zamana, ben atık kağıt kutusuna... Kafam bozuk.

Bugün tutunacak bir yerini biliyorsam da hayatın, gittim kırdım filiz vermiş taze yerinden, kafam bozuk...

2 yorum:

EKMEKÇİKIZ dedi ki...

Kafan düzeldi mi Ececiğim? Yahu aldırmasan? En azından o kadar aldırmasan...

Sevgiler.
:))

uçuşuk dedi ki...

taze ekmek kokan mis kızım,
ohohoho laylay tam da şu dakikalarda kafamın bozuk olduğu günlere inat, çastara çastara bavul toplamaktayım, dönüşte hepsini anlatırım, iyi bayramlar... :)

Related Posts Plugin for WordPress, Blogger...